HENÜZ VAKİT VARKEN

Dinle kaldırımları, duvarları, taşlı park yollarını... Orada bir ağacın altında... Söylemeliyim Bursasporumun en güzel marşlarını sana...

12.12.09

Bana 15 Mayıs 2004'ü Hatırlatmayın

Ey Teksaslı aşıklar ey eski Teksaslılar Her saniye eski maziye dalıp durmayın Benimde hüzünlü anılarım var Bana 15 mayıs 2004 ü hatırlatmayın Kimbilir aklın belki hala o mahrum gündedir Bana o günü hatırlatmayın Yaşanılması zor bir gündü ama bitti Bana 15 mayıs 2004 ü hatırlatmayın Bir dönem bizimdi sevinçler mutluluklar Bir dönem bizimdi haykırışlar tezahuratlar Bir dönem bizde şampiyonluk hayalleri kurardık Bana 15 mayıs 2004 ü hatırlatmayın. Harun Yaylaoğlu 08 Ara Salı 2009 İnadına Teksas fanzin komitesi ve yazarının izni olmadan, kaynak gösterilmeksizin kullanılması yasaktır. ©Teksas.org...

AĞLADIM

Dün gece yine yaşlı gözlerle Kupayı özledim ağladım. Gelmez bu derdimin sonu. Hatırladım hatırladım ağladım. Çıktım sokağa içmeye yer aradım indim aşağıya ufaktan ufaktan O eski marşımızı söyledim söyledim ağladım. İçmeye yer aradım buldum sonunda Gönül sarhoşlarının arasında İçtim yine muhabbet ortasında içtim içtim ağladım. Kıskandım yeşil beyazı Şampiyon diye bağıranları. Atkısını açanları Gördüm gördüm ağladım. Canımsın canda değil Atkım boynumda değil Üzülmemek elde değil Üzüldüm üzüldüm ağladım. Kupa hasretimi hatırladım Dün gece yine oturdum Sen olmadan son sigaramı yaktım yaktım ağladım. Harun Yaylaoğlu 12 Ara Cmt...

23.11.09

Seninle olmak

Seninle olmanın en güzel yanı ne biliyor musun?Daha stad a gelmeden o atmosferi yüreğimde hissetmek.Seninle olmanın en kötü yanı ne biliyor musun?Sana "Seni Seviyorum" diye haykırırken Tek başıma bağırmıyor olmamın üzüntüsünü yaşamak.Seninle olmanın en heyecanlı yanı ne biliyor musun?Senin için saatlerce deplasman yolu çekmek gerektiğinde tartaklanmak gerektiğinde dayak yemek gerektiğinde sağ sola saldırmak gerektiğinde biber gazı yemek.Seninle olmanın en acı yanı ne biliyor musun?Seni hiç tanımadığım taraftarlarla paylaşmak. Senin için o stad a gelmiş, Senin için Haykıran o taraftarları çocukça kıskanmak.Seninle olmanın en mutlu yanı ne biliyor...

27.10.09

Güneş artık bizler için doğuyor

Bu yollar yetmiyor bizi ayırmaya. Kilometreler, soğuklar, olumsuzluklar... Tek bir amacı oluyor bizlerin, O kutsal armanın peşinden gitmek! Camlarımız kırılsa da, cebimiz de para olmasa da, hastalıktan tir tir titresekte yanlız bırakmadık sizleri hiç bir zaman. Hangi zorluğa göğüs germedik ki seninle? Saf, temiz Bursaspor sevgimizle aşıyorsak bütün engelleri, Güzel günler göreceğimize inanarak haykırıyorsak eğer, Damla damla göz yaşı aksada bazen, İnanıyoruz sadece! Bir gün yıllarca beklediğimiz şampiyonluk gelecek. Tabular yıkılacak! Haykıracak herkes Bursaspor diye, Boğazımız patlarcasına, yüreğimiz yerinden fırlarcasına, göz yaşlarımız...

Ben hiç çırak olmadım

Ben hiç çırak olmadım babam beni küçüklüğümden beri hiçbir yerde çalıştırmadı, çıraklık yapmadım. Babam bana hep oku derdi; ''sen çalışmayacaksın, okuyacaksın'' derdi. Şimdilerde neden dediğini daha iyi anlıyorum. Şuan çırakım; Bursasporumun çırağıyım. Bir gün kalfa olacağım, sonra usta, aynı babam gibi ben de tribüne yeni çocuklar getireceğim, onları yetiştireceğim; daha çırak iken eğiteceğim onları. Onlar da bir gün kalfa olacak, usta olacak ve onlar da çocuklar getirecek, yetiştirecek. Bursaspor aşkı hiç bir zaman bitmeyecek. Bend e taraftarlık görevimi yapmış olacağım. Tribünde sadece bağırmak; Bursaspor'u seviyorum anlamına gelmemektir....

25.10.09

Başarı, şampiyonluk ve hayaller

Başarı, şampiyonluk, ve hayaller... Bir Avrupa rüyasının uykusu düşmüş gözlerimizin önüne. Önümüz aydınlık başaracağımıza inanıyoruz sessiz ve derinden geliyoruz. Her türlü oynanacak oyunlara rağmen tek yürek olup uçsuz bucaksız başarılara yelken açacağımız günleri düşlüyoruz. Başarı, şampiyonluk ve hayaller... Başrolde o büyük taraftar haykırıyor delicesine, rüzgâr gibi, yıldızlar gibi bir beste söylüyor, başarı gibi şampiyonluk gibi hayaller gibi bir beste. Bu beste diyor ki, «İnancımız tam! Bir gün olsun vazgeçmedik davamızdan Mardin'e giderken o kış akşamlarında...» Bu beste diyor ki, «İçimizde ki bu alev ile şampiyonluk şarkıları söylerken...

19.10.09

Ben seni Kocaman bir yürekle sevdim

Ben seni kocaman bir yürekle sevdim. Ben seni gözlerimle değil yüreğimdeki gözlerimle sevdim. Senin için o an karşıma çıkabilecek herkese kafa tuttum. Çünkü Bursasporumu izleyecektim. Ben seni sadece yendiğinde değil iki top çeviremezken küme düşmeye oynadığında, beni kahrettiğinde, beni mutlu ettiğinde, ard arda goller attıgında veya yediğinde, beni gözyaşlarına hıçkırıklara boğduğunda da ben seni sevmiştim. Ben seni sadece iyi günler için mi sevdim? Ben seni her şekilde sevdim. Şimdi sonbahardayız kışa giriyoruz ya, hani ben; sende dört mevsimi birden yaşadım. Kimi zaman yüzümde güller açtı. Kimi zaman o gülleri gözyaşlarım büyüttü. Kimi...

2.10.09

Sana Ben

Sana ben şiirlerimi sözlerimi verdim . Sana ben sevgimi verdim. Sana ben ömrümü verdim Sana ben gençliğimi verdim. Sana ben hayallerimi verdim. Sana ben umutlarımı verdim. Sana ben aşkımı verdim. Sana ben cebimdeki paramı verdim Sana ben herşeyimi verdim ama sana ben söyleyemedim. Seni hiç bir zaman yalnız bırakmadım oysa. Hep yanındaydım ama söyleyemedim. Gerek deplasmanda gerek Bursa'da hiç bir zaman yalnız bırakmadım.  Ama söyleyemedim. Tam söyleyeceğim derken.. söyleyemedim. Tam söylemeye hazırlanıyorum beni mutlu ediyorsun; gol atıyorsun söyleyemiyorum. Oysa ben hep yanındaydım ama sana söyleyemedim..  Senin...

Aşk-ı Deplasman

Deplasman; kimine göre delilik, kimine göreyse karşılıksız bir şeylerin peşinden gitmektir. Yendiğinde mutluluktan, yenildiğinde ise kederden içmektir. Yağmur çamur demeden onlarca saat yol katetmektir. Canın sıkıldıkça şoföre şarampole yuvarla diye bağırmak, 15 dakikada çişim geldi diye otobüsü durdurmaktır. Sigara dumanı altında saatlerce yolculuk yapmak, yer bulamadığında ise koridorda yatmaktır. Eski besteleri sıkılana kadar söylemek, yeri geldiğinde ise yeni yeni besteler çıkarmaktır. "Ulan sessiz olun be uyuyoruz" diye arka tarafa dönüp bağırmak, sonrada dayanamayıp gidip arkada muhabbete katılmaktır. Kimi zaman feribotta filika yerine...

1.10.09

Övünmekle Çok Haklıyız

Allah'ın rusu bile kalkmış bizim fanzini alıp standına koymuş. İnsanlar da merak ve ilgi duyup para verip satın almışlar. Biz daha kendi tribünlerimize bunu okutamazken dünyanın işine bak; kozmonot ve katerina arkadaşlar daha şimdiden 9.sayıyı ne zaman çıkartacağımızı soruyorlar. '' ÖVÜNMEKLE ÇOK HAKLIYIZ ...

25.9.09

Gidenler Var Aramızdan

Terk edip gitmek bu şehri bazı sabahlar hüzün veriyor insana kimi başka şehire kimi başka ülkeye gidiyor . Arkalarında bırakıyorlar onlarca insanı dönecekler bir gün elbet ama özletecekler kendilerini yseviyoruz sizi tekrar görşmek üzere elveda hüzünlerin şehrinde bırakılanlara...

20.9.09

Gastigo söyleşisi

-Sizi tanıyalım öncelikle. Kimdir Gastigo, gerçek ismi nedir, neler yapar, hobileri nelerdir? Yaşamınızı alalım kısaca.. Adım Samet Yıldız,1986 Bursa doğumluyum, Bursa Erkek Lisesi mezunuyum ve halen öğrenciyim, futbol dışında fotoğraf, edebiyat, bağımsız sinema hobilerim arasında yer alır bunların dışında iyi bir müzik dinleyicisiyimdir arşivler, posterler röportajlar hep takipteyimdir sevdiğim grup yada müzisyenleri. -Peki, Gastigo lakabını ve nickini kullanıyorsunuz her zaman, nerden gelir bu ismin manası, nereden aldınız bu lakabı? Lakap değil aslında nickname. Bir gün bir çeviri sırasında latin alt dillerinden birinde rastladım bu kelimeye...

19.9.09

40 Yıllık Ulu Çınar

Daha öncede bu kadar uzun muydu bu yol yoksa bitmek bilmeyen çilesine nazire yaparcasına uzuyormuydu bu sefer. Ağır ve isteksiz adımlarla ilerliyordu evine doğru ama yarısı eksik. Mazide kalan hatıraları birer birer gözlerinin önüne geliyor sanki zihni kurnazca bir oyun oynuyordu. Aslında çok severdi bu yolu. Sıra sıra dizilmiş söğütler, yerlere kadar eğilir selam verirdi yoldan geçenlere. Ama bugün onlarda bir başka bükmüşlerdi sanki boyunlarını. Bütün çocukluğu burda geçmiş, bütün ilklerine bu yol götürmüştü onu tıpkı rahmetli babası ile gittiği ilk Bursa maçında olduğu gibi. Evet bugün de bir ilke götürmüştü onu bu yol ama bu seferki bambaşka...

Yıldızlara benzetiyorum

Seni Gökyüzündeki Yıldızlara Benzetiyorum.Evet şaşırdın değil mi, seni gökyüzündeki yıldızlara benzetiyorum. Sana aşık olduktan sonra seni yıldızlara benzetmeye başladım; bir yıldıza bakıyorum aklıma sen geliyorsun, bazen de yıldızları elime alıyorum ve içime çekiyorum; o tatlı paha biçilemez kokunu biraz daha, biraz daha çekiyorum, şu ana kadar aldığım en güzel koku olsa gerek. Bazen de anılarımı, umutlarımı, hayallerimi elime alıyorum ve seni izlemeye başlıyorum. Aptalca bir umutla ''senin için bu sene Avrupa'ya gideceğim'' demeni bekliyorum ama sen yine susuyorsun.Sonra sana kızıyorum ve seni atıyorum meğerse kendimi kandırmışım. Senden bağımsız...

Harun Aydın Söyleşisi

Öncelikle merhabalar, forum kullanıcılarımız tarafından oylanan anket sonucunda ilk söyleşimizde, haftanın söyleşisinde sizi yani Harun Aydın’ı konuk etmekten sevinç duyuyoruz. Teklifimizi kırmadığınız için teşekkür ederiz. İlk sorumuzla başlayalım. -Kimdir Harun Aydın? Ne iş yapar, nasıl bir yaşamı vardır,iş ve tribün yaşantısı dışında neler yapmaktan hoşlanır?..bunlarla başlayalım isterseniz söyleşimize..Kısacası sizi tanıyalım. - 1972 Bursa doğumluyum. 90-94 yılları arasında turizm ile uğraştım. O yıllar Bursadan ve Bursaspordan uzak kalmak, dışarıdan takip etmek içimde bir çok hasreti biriktirdi. İzmir-Selçuk, Kuşadası ve Fethiyede çalıştım....

17.9.09

Geri verin Tulipan'ı

Burası Apolyont, burası Gölyazı.. Geri verin bize Tulipan'ı ...

Baba aşk nedir?

Baba aşk nedir? diye soruyordu heyecanlı bir o kadar da meraklı bir ses tonuyla Küçük Ömer. Babası bir an duraksadı çünkü hazırlıksız yakalamıştı onu bu ses tonu. Öyle ya ne diyecekti, nasıl açıklayacktı oğluna aşkı. Düşündü.. Lise yıllarında sevdiği bir sarışın geldi gözünün önüne.. Sonra vazgeçti hayır aşk bu değildi sadece bir gönül kaymasıydı o sarışın, baksana daha adını bile hatırlayamıyordu aşk hiç bitmezdi, tükenmezdi, unutulmazdı. O zaman aşk bu olamazdı.Biraz daha zorladı kendini üniversite yılları geldi aklına ve yüreğine düşen ilk kor... Nasıl olmuştu ne olmuştu anlayamamıştı o kalbindeki aritmik atışların sebebini... Sahi neydi o...

16.9.09

Cehennemi Boyayacağız.

CENNET'ten GELEN RENGİNLECEHENNEMİ BOYAYACAĞIZ...İNAD...

15.9.09

Bülbül

Bursa'ya ve işgal altındaki Türk vatanına itafen yazılmıştır. Bütün dünyaya küskündüm, dün akşam pek bunalmıştım; Nihâyet, bir zaman kırlarda gezmiş, köyde kalmıştım... Şehirden kaçmak isterken sular zâten kararmıştı; Pek ıssız bir karanlık sonradan vâdiyi sarmıştı. Işık yok, yolcu yok, ses yok, bütün hilkat kesilmiş lâl... Bu istiğrâkı tek bir nefha olsun etmiyor ihlâl. Muhitin hâli 'insâniyyet'in timsâlidir, sandım; Dönüp mâziye tırmandım, ne hicranlar, neler andım! Taşarken haşrolup beynimden artık bin müselsel yâd, Zalâmın sinesinden fışkıran memdûd bir feryâd, O müstağrak, o durgun vecdi nâgâh öyle coşturdu: Ki vâdiden bütün, yer yer,...

Çocuk bunlar

Bazen insan çocukluğunu da özlüyo...

9.9.09

Bizimkisi İnadına Biraz

Bizler inandık bir sevdaya, peşinden gidiyoruz. Tek taraflı mı çözemedik daha. Ne bir hediyesini aldık bu sevdanın ne de bir selamını. Aşık mı hasta mıyız daha teşhis koyamadı stadyumlar. Pranga değil gençliğimizi eskittik uğruna.Vurulduk bir armaya peşinden gidiyoruz. Her sene yeni bir umutla çıkıyoruz maratona. Yaz boyu depoladığımız sabrı tüketmek için gün sayıyoruz kavuşmaya. Gelen giden çok olur bu diyarlara, isimsiz. Hepsine kahraman gözüyle bakıyoruz tanımasak da Bursa uğruna.Akşam yemeğine ekmek götüremiyoruz kimi zaman stadyumda paylaştığımız son sigara paketi yüzünden. Yeşil-Beyaz bir yoldayız gece gündüz gidiyoruz. Yeri geldi mi seviniyor,...

7.9.09

Biz3 kişiydik

Biz üç kişiydik Ercüment, Baliç ve ben Üç ağız, üç burun, üç yeminli fişek Adımız efsane diye yazılmıştı stadlara, pankartlara. El tetikte, kulak düdükte ve sırtımız defansa emanet. Boynumuzda altın zincir, altımızda mercedes, Baldıran acısıyla tekme yerken herkes, Çubuklu forma altında birbirimize sarılırdık. Hakem çok uzaktaydı ve dokunuyordu puansızlık. Gece, inter toto maçlarında; taraftarın ayak sesleri, Rakiplerin ağzına-yüzüne, çarpar geçerdi. Belki bir Karlsruhe maçında yitirdik Baliç'i Kurşun gibi, mayın gibi, patlayamadan tükendi. Oy Baliç, sol defansların belalısı, Baliç; ürkek kalecilerin korkulu rüyası Sen de böyle gider miydin? Oy...

6.9.09

Sevgilim Bursasporum

Kimse anlatmamıştı bize onu ya da anlatamamıştı, ya da anlatmamalıydı. Sadece yaşanılanarak öğrenilebilirdi. Kimdenmi bahsediyorum? Kendileri sevgilim oluyor. Kendisi kim mi oluyor? Bursasporum..Bursaspor’un nasıl oluyor da sevgilin oluyor?Nasıl mı? Bak anlatayım; sen sevgilini izlemek için web camını açmasını söylersin, ben ise televizyondan izlerim. Sen sevgilini görmek için onunla buluşursun, ben ise maça gidip yeşil incimi İzlerim. Anladın mı?.. Arada hiç bir fark yok hatta Bursasporu’mun verdiği sevinç veya hüzün daha fazla olsa gerek.O nasıl oluyor?Bak anlatayım; Bursam beni 3 puan alarak sevindiriyor. Bazen de bana küsüyor benim onu aldattığımı...

Nasıl koydu biiirezilya

nasıl koydu biiirezilya....

1.9.09

9 yaşında bjk maçında

3 e giden 9 yaşında çocuk tek başına bjk maçında:Günlerden pazar ve anneler günü, babamla arabadan indik stada geliyoruz. Babama ''bjkliler bize neden böle birşey yaptılar'' diyorum, küçüğüm ya. Babam da bana ''oğlum işte istanbul takımlarından her şey beklenir, para uğruna en dandik takımlara sattılar kendilerini'' diye konuşarak stada geldik.Kapıda polis ''ikiniz giremezsiniz'' dedi. Babam ''ne yapalım ya sen gireceksin, ben kahveye gideceğim ya da seni eve götüreceğim'' dedi. Bana da ''sen nasıl bursalısın, neden korkuyorsun. Biz senin yaşındayken koltuk silip girerdik ve bize numaralıda durun derlerdi ama biz ne yapar eder Teksasa geçerdik''...

Tırnaklarımla Kazıdım

Bu sevdayı tırnaklarımla kazıdım ben yüreğime...Etrafımdaki herkesin tuttuğu takımın renkleri farklı farklıydı , hiç birini anlayamıyordum ve hiç birini sevemiyordum . Bir yanda sarı-kırmızı bir yanda sarı-lacivert bir yanda da siyah-beyaz renkler vardı. Arkadaşlarım bana bu takımı tut , şu takımı tut diyorlardı... Ama ben ısınamıyordum hiç birin,e neden bilmiyordum.Bir gün babam dedi ki " Evlat Hazırlan maça gidiyoruz" bende hazırlandım ve gittik. Koskocaman bir yere girdik orda amcalar bağırıp duruyordu ben anlamamıştım ne olduğunu, anlam verememiştim. Akşam eve dönünce babama dedim "Baba Hangi Takımdı Bu ?" babamın verdiği cevapta şuydu "Bursaspor...

29.8.09

Adı Yok

bir gün belki kim bilir bir gece yeniden,yok olmak seninle ucurumun kenarında veda ederken,aşk dedık adına yalan dedıler,sevda dedık az dedıler,adını koyamadıgım gencligimin katili Bursa...her günün geceye vuran dolunayında sevdim seni,ölümü beklerken son duamda bıraktıgım yerde sevdim seni,aşkına firar bu hislerimle yarınlarımda sevdim seni,ben bir gece kaybolurken gelecegım vakıtlerde sevdim seni.beyaz bir örtüye sarılı çürük bedenımde yeşil beyazınla sevdım seni,aşıklar ölmez derken öldügün gün son sözümde sevdim seni,bir deplasman sabahı vedalasırken sevdıklerımızle helallıgımde sevdım seni,sen her sampıyon olamadıgında ısyanlarımda sevdım...

27.8.09

Siyah İnci Pele

Futbol sahasında kırılmadık rekor bırakmadı! Sadece onu izlemek için savaşa ara verildi. Hakem oyundan attığında olay çıkmaması için maça geri alındı. Yetenekleriyle dünyayı fethetti. Siyah İnci Pele'nin çok özel hikayesi: ''Eğer mükemmel kelimesini kullanmak isterseniz, Pele neredeyse o kelimenin tam ortasındadır. O, futbol tarihinin gelmiş geçmiş en iyi oyuncusudur,'' (Franz Beckenbauer.) ''Efsaneler yalnız yürürler, ama başardıkları ile birer masal kahramanı olurlar ve yaptıklarıyla da kalbimize ulaşırlar.'' (A.B.D. eski Dışişleri Bakanı Henry Kissinger) Kissinger'ın sözü ise şu şekilde devam ediyor, ''Futbolu sevenler için ise Edson Arantes...

Page 1 of 16123Next

Share

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites